zorunda
Turkish
Etymology
From the locative case of zorun.
Declension
predicative forms of zorunda
| present tense | ||||
|---|---|---|---|---|
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I am) | zorundayım | zorunda mıyım? | zorunda değilim | zorunda değil miyim? |
| sen (you are) | zorundasın | zorunda mısın? | zorunda değilsin | zorunda değil misin? |
| o (he/she/it is) | zorunda / zorundadır | zorunda mı? | zorunda değil | zorunda değil mi? |
| biz (we are) | zorundayız | zorunda mıyız? | zorunda değiliz | zorunda değil miyiz? |
| siz (you are) | zorundasınız | zorunda mısınız? | zorunda değilsiniz | zorunda değil misiniz? |
| onlar (they are) | zorunda(lar) | zorunda(lar) mı? | zorunda değil(ler) | zorunda değiller mi? |
| past tense | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I was) | zorundaydım | zorunda mıydım? | zorunda değildim | zorunda değil miydim? |
| sen (you were) | zorundaydın | zorunda mıydın? | zorunda değildin | zorunda değil miydin? |
| o (he/she/it was) | zorundaydı | zorunda mıydı? | zorunda değildi | zorunda değil miydi? |
| biz (we were) | zorundaydık | zorunda mıydık? | zorunda değildik | zorunda değil miydik? |
| siz (you were) | zorundaydınız | zorunda mıydınız? | zorunda değildiniz | zorunda değil miydiniz? |
| onlar (they were) | zorundaydılar | zorunda mıydılar? | zorunda değildi(ler) / değillerdi | zorunda değil miydiler? |
| indirect past | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I was) | zorundaymışım | zorunda mıymışım? | zorunda değilmişim | zorunda değil miymişim? |
| sen (you were) | zorundaymışsın | zorunda mıymışsın? | zorunda değilmişsin | zorunda değil miymişsin? |
| o (he/she/it was) | zorundaymış | zorunda mıymış? | zorunda değilmiş | zorunda değil miymiş? |
| biz (we were) | zorundaymışız | zorunda mıymışız? | zorunda değilmişiz | zorunda değil miymişiz? |
| siz (you were) | zorundaymışsınız | zorunda mıymışsınız? | zorunda değilmişsiniz | zorunda değil miymişsiniz? |
| onlar (they were) | zorundaymışlar | zorunda mıymışlar? | zorunda değilmiş(ler) / değillermiş | zorunda değil miymişler? |
| conditional | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (if I) | zorundaysam | zorunda mıysam? | zorunda değilsem | zorunda değil miysem? |
| sen (if you) | zorundaysan | zorunda mıysan? | zorunda değilsen | zorunda değil miysen? |
| o (if he/she/it) | zorundaysa | zorunda mıysa? | zorunda değilse | zorunda değil miyse? |
| biz (if we) | zorundaysak | zorunda mıysak? | zorunda değilsek | zorunda değil miysek? |
| siz (if you) | zorundaysanız | zorunda mıysanız? | zorunda değilseniz | zorunda değil miyseniz? |
| onlar (if they) | zorundaysalar | zorunda mıysalar? | zorunda değilseler / değillerse | zorunda değil miyseler? |
Related terms
- zorun
- zorunlu
- zorunluluk
This article is issued from Wiktionary. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.